Şubat 25, 2012
terapik dialoglar #35
-napıyon abi kitap mı okuyosun, bakiym?
-hee.
-ben de iki şehrin hikayesi diye bi kitap okuyorum abi, accayip bi kitap ya, çok sürükleyici.
-hadi yaa, kaçıncı sayfadasın peki?
-onbir.
-lan güldürdün akşam akşam :)
..
.
~bir hafta sonra.
-nasıl gidiyo kitap?
-iyi abi süper, onikiye geçtim.
-:D iyi iyi devam et.
..
.
-hee.
-ben de iki şehrin hikayesi diye bi kitap okuyorum abi, accayip bi kitap ya, çok sürükleyici.
-hadi yaa, kaçıncı sayfadasın peki?
-onbir.
-lan güldürdün akşam akşam :)
..
.
~bir hafta sonra.
-nasıl gidiyo kitap?
-iyi abi süper, onikiye geçtim.
-:D iyi iyi devam et.
..
.
terapik dialoglar #34
-napıyon lan, nası gidiyo nöbet? veriym mi sigara?
-eeh işte. ne düşünsem diye düşünüyom. yeni söndürdüm ya iç sen.
-bi dakkadan sonra sıkılıyo dimi lan insan.
-aynen. neyseki malzeme bol.
-eeh işte. ne düşünsem diye düşünüyom. yeni söndürdüm ya iç sen.
-bi dakkadan sonra sıkılıyo dimi lan insan.
-aynen. neyseki malzeme bol.
Şubat 19, 2012
algı böyle bir şey evet #26
kitap için;
bazen bir şehir bir insan olur, kalır.
gerisi gider.
insanlar hep gider, kitap kalır.
gerisi gelir.
bazen bir şehir bir insan olur, kalır.
gerisi gider.
insanlar hep gider, kitap kalır.
gerisi gelir.
benim aklım köşeli #41
nüfus cüzdanlarının arka yüzünün yarısı boş; nüfus memurunun imzası için. ve daha bu güne kadar normal, muntazam bi nüfus memuru imzası görmedim. heralde zamanla kendisine ayrılan kısmı doldurmak için dev imzalara alışıyolar mıdır nedir?
benim aklım köşeli #40
piknik veya finger bisküvi ile lezzete ulaşın.
şöyle ki;
iki adet bisküvi ağza atılır ve çiğnenir, bu arada iki tane de sağlam bisküvi hazırlanır, elde bekletilir. yılların verdiği deneyimle istenilen kıvama gelindiğinde, elimizde tuttuğumuz hazır bisküvinin birinin iç tarafına ağzımızdaki eriyik bisküvi itina ile yayılır ve diğer elimizdeki hazır bisküvi üzerine kapatılır. dilimiz yardımıyla iki bisküvi arasından dışarıya taşan fazlalıklar köşelerden geçilmek suretiyle düzeltilir, ve bu benzersiz tad soğumak üzere bir yere bırakılır. bir kaç dakika sonra yenmeye hazırdır.
afiyet olsun.
şöyle ki;
iki adet bisküvi ağza atılır ve çiğnenir, bu arada iki tane de sağlam bisküvi hazırlanır, elde bekletilir. yılların verdiği deneyimle istenilen kıvama gelindiğinde, elimizde tuttuğumuz hazır bisküvinin birinin iç tarafına ağzımızdaki eriyik bisküvi itina ile yayılır ve diğer elimizdeki hazır bisküvi üzerine kapatılır. dilimiz yardımıyla iki bisküvi arasından dışarıya taşan fazlalıklar köşelerden geçilmek suretiyle düzeltilir, ve bu benzersiz tad soğumak üzere bir yere bırakılır. bir kaç dakika sonra yenmeye hazırdır.
afiyet olsun.
terapik dialoglar #33
-bardağı doldurmak mı daha zor, dolu kısmı görmek mi be?
-hımm.. bardak olmak desem?
-hımm.. bardak olmak desem?
Şubat 11, 2012
terapik dialoglar #32
-yemek duası için kep ve bere çıkar. söyleyeceklerimi yüksek sesle tekrar et. 'tanrımıza hamdolsun!'
+tanrımıza hamdolsun.
-'milletimiz varolsun!'
+milletimiz varolsun.
-komutana dikkat!
~afiyet olsun.
-sol!*
*sağol
+tanrımıza hamdolsun.
-'milletimiz varolsun!'
+milletimiz varolsun.
-komutana dikkat!
~afiyet olsun.
-sol!*
*sağol
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)