Nisan 30, 2013

aynı dertten muzdarip #37

aslına bakılırsa hayatım hep rutindeydi, benim birşeyleri var etmediğim zamanlarda. bu cümle bir şekilde kabul edilebilir ama asıl sorgulamamın ve hayata bakışımın bulanıklığının başladığı yer şurası; 'bak işte yaşıyosun' dediğim 'birşeyler yaşıyosun' dediğim anlar da zaten o belirli sınırlar içerisinde. yaptığım herşey aslında olasılık dahilinde. sırf ben isteyipte var edebildiğim için varlar yani. açtığım kapıların bana açtığı muhtemel sonuçları yaşıyorum ve kapılar hiç bitmemekte. sonuçlar diyorum çünkü aslında her olasılığın sonucu ve bu sonucun getireceği şey de belli zaten. kaldı ki buna sebep olan en etkin şey bilinçaltımın veya deneyimlerimin dışında kalan o sınırlı var olma çabası beni benden habersiz yöneten. şimdi ben istediğim şeyi mi yaşıyorum? yoksa zaten olacak olanı mı yerine getiriyorum? anlamıyorum. buna olan öfkemi kontrol ederek söylüyorum; ben boğazıma kadar içinde olduğum bu olagelişler dizisini yaşamak istemiyorum. ben hissetmek istiyorum. yaşamak istiyorum. hayat aslında beş duyumun da dışında gelişip beşinin de ağrında.

ve sırf bu yüzden anlıyorum 'bu ne?' ve ardından 'yeter..' diyip nefesini tutanları. gidenleri.