Kasım 28, 2011

terapik dialoglar #29

-aklından bi yer tut, bana söyleme ama.
-tamam tuttum.

arada olur öyle #56

geldik hassas günlere. hadi bakalım.

algı böyle bir şey evet #14

uzun zamandır ikiyüzlülük sayesinde duvara çarpmış gibi hissedip kendime gelmemiştim.
sen çok yaşa. ben artık yokum.

benim aklım köşeli #31

kendine dokunmayan bizden değildir.

algı böyle bir şey evet #13

bazen sinirli olabiliyorum. bazen de yokum.

birileri hayatımıza müdahale ediyor, gıkımız çıkmıyor hala. kendimize insan diyoruz bir de bunun üstüne. ben asıl buna sinirleniyorum. ama sağolsun geçmişim bana az çok kazık nasıl atılır, bir gecede nasıl değişilir, iki kişi arasında kalınca nedense asıl yerine diğerini seçenlerin sonradan büründüğü o çirkin tavır ve vicdan kirliliği insanda neler uyandırır, bazılarında ikiyüzlülük çoğunda da iki kişilik sahipliği olan bir çevrede yaşama zorundalığı kişiyi nasıl bir açmaza sürükler, ve daha bir sürü şeyi az çok gördüğümden neyse diyebiliyorum hala..

bir de bu kadar geldiğini hissettirip ama bir türlü gelmeyen bir şey daha yaşamadım. sanırım (bu durum bir zamanlar söylenmişti bana orta kahve falında tamam anladım) bazen sırf korktuğumdan bulaşmıyorum kimseye. hiçbir şeye.

Kasım 26, 2011

Kasım 24, 2011

terapik dialoglar #28

-sana nedense hep ahmet diyorum her gördüğümde.
-hımm ben hiç duymadım?
-sana hiç söylemedim, ondandır.

benim aklım köşeli #29

sobada kestane kebap-çay ikilisinin yerini kalorifer-pike ikilisi doldurmaya çalışıyor, dikkat.

arada olur öyle #55

ilk ve muhtemelen son öğretmenler günüm kutlu olsun.

Kasım 23, 2011

yol çizgileri #19



bi defasında yeni mekaplarımla yürmiüçnisan koşusuna katılmıştım, sondan ikinci oldum ilkokuldayken. unutmuyorum hiç. ah be keşke hergün giyindiğim mekaplarımı giyinseydim demiştim. ama daha dokuz on yaşında yarışın dönüşünü yürüyerek ve diğer sonuncuyla konuşarak geliyor olmak o kadar da kötü birşey değil herzaman. hatta rahatsındır o an.

o gün anladım ki yol da önemli.

algı böyle bir şey evet #12

kral da dilenci de aynı iştahla acıkırlar.

kafamın aynı olduğu adamlar #7

kafamın aynı olduğu adamlar #6

gömdüm hepsini geliyorum
insan yaşıyorken özgürdür
yaklaştım iyice geliyorum
her insan biraz ölüdür
biz de birer ölüyüz
ölüler ki birgün gömülür
içimizdeki ölüler
dışımızdaki ölüler
insan yaşıyorken özgürdür
insan yaşıyorken özgürdür
insan yaşıyorken özgürdür

Kasım 22, 2011

benim aklım köşeli #28

gündüz; dünyayla güneşin yüzleşmesiyse, gece; güneşin dünyaya arkadan sarılıp uyumasıdır.

Kasım 13, 2011

kafamın aynı olduğu adamlar #5



now i walk into the wild.

algı böyle bir şey evet #11

kimseden hiçbir şey beklemiyorum. belki de bu defa bu yüzden boğazımdaki düğüm. aslında düğüm de kalmadıki sürtüne sürtüne ya neyse.

içimden bir insan geçtiğinde ya da tıkanıp kaldığında nedense hep dönüp kendime bakıyorum. soruyorum, bu defa n'aptım? diye. halbuki her şey güzel. ama güya.
her ne kadar yarı uykulu olsam da, hiç bu kadar güzel olacağını düşünmediğim bir güne uyanırken günaydın deyişimin o tarifsiz acılığının tek nedeni birinin sevi eksikliğidir.

?
bu bir soru işaretidir.

doğru olduğuna inandığımız o şey, o an olması gereken şey değil bence her zaman. sonrası; ya hata ya da keşke.

peh.

kafamın aynı olduğu adamlar #4




hassiktiir. unuttuk. neyse.

ben niye böyle kesik kesik ve inceden hazmedememiş gibi konuşuyorum? bilmiyorum. beni bu defa kendimle başbaşa bırakan kim?

kıghh

aynı dertten muzdarip #16

nasıl beceriyorum bilmiyorum ama yine silinip gidesim var yeryüzünden.
yeter artık kendimi anlatma çabam.

tamam sakinim geçti.

Kasım 11, 2011

benim aklım köşeli #27

çok büyük olmasada kritik olan bikaç ufak tefek evişini anneme çaktırmadan halledişim sayesinde en iyi yardımcı çocuk ödülü alabilir miyim diye düşünürken buldum kendimi.