hafif sisli bir hava var. rüzgar da kendini hissettiriyor baya baya, aylardan kasım tabii soğuk. ama nasıl güzel bir histir bu; her tarafın istanbul dolu. vapurdayım,
kabataş'tan üsküdar'a gidiyorum, yüklüyüm, yorgunum. kendikendime erol taş'ın ses tonuyla sordum;
biraz efendilik edelim mi, gerçi kaftanımız yok sultan değiliz ama olsun istanbul her şehrin anasıdır, duyar bizi de, diye. geçtim teknenin üst katında gidilebilecek en uç yerine. istanbul benim.. sağ tarafımda
kız kulesi, daha gerimde
topkapı, gülhane ve galata civarları, hemen solumda da
boğaziçi köprüsü ve
beşiktaş, ortaköy camii civarları. karşım
üsküdar, ve sis var. böyle bir his, tarifsiz beliriyor içinde. çok zor tarifi. hele bir de istanbul'u özlemişseniz, o her mevsim güzel gelir kişiye. arada oluyor öyle.