Ocak 04, 2011

arada olur öyle #6

kaygı.
birşeylerin sonuna yaklaştıkça insan daha fazla düşünüyor eski zamanları, olanları, olmayanları. daha çokça da artık muhtemel olamayacakları. her çıkışın bir inişi vardır diyelim, her inişin de bir çıkışı olsun o zaman.
cesaret.
ve yine sona gelme hissiyle birlikte cesaretini sorguluyor insan. en cesur anını düşünmek yetmiyor ama. şimdi ne olacak diyor içerlerden bir ses, ya sonra?
belirsizlik.
en çok da bu hakim şu sıralar. belirsizlik tek olmuyor ama; yanına stresi, kırgınlığı, umutsuzluğu da alıyor. o güçleniyor ben susuyorum.
sessizlik.
en güzeli. en yalını. ama bazen de en acıtanı ve en ağırı.
denge.
bir kez bozuldumu gel de uğraş.
hayal.
olmazsa olmaz. ama insanlar hayallerimi de kirletince o yöne de gidemiyorum. sanki kurduğum hayaller birer birer yitmek üzere kurulmuş içi boş temennilere dönüşüyor. kımıldayamıyorum.
sinir.
yıpranacak bir şey kalmadı.
umut.
acının şerbeti.
yansıma.
bazen hiçbir şeye, hiçbir kimseye kızamıyorum, çünkü bu yüzden ben oldum. her insanın kabuğunu kırdığı bir zaman vardır. bir kez kırdın mı geri de dönemezsin, yüzleşmek zorundasın yedi katmanlı dibi toprak yeryüzünde ne varsa, nereye koyduysan kendini.
nefret.
gerek yok, ona bile yer kalmıyor bazen , zamanla genleşen bir boşluk var içimde, bir de arttıkça daralan bir gökyüzü.
nefes.
insan bazen nefes almak istiyor, ama nefes alacak kimseyi bulamıyor. ya kimse oralı değil, ya da buralar çok yabancı artık.
gerçek.
kimse duymuyor. duymasın. insanın sadece kendine ait gerçekleri sırları olması gerekir bence, yoksa dönüp baktığında salt kendine ait bir şey bulamayınca gerçekler biraz acı olabilir. ben de ilkyardım çantası gibi, gerçeklerimi sırlarımı tutuyorum hep kendimde. taşıyorum. koyamıyorum kenara. o yüzden susuyorum. anlattıkça kirlenicekler gibime geliyor. yada benim olmaktan çıkmak diyelim. bazen taşıyor tabi bardak, o taşıyor ben onu izliyorum.
telaş.
böyle zamanlarda telaşlanıyorum. müdahale etmek istiyorum kendi kendime, ama o kadar güç ki. şaşıyorum.
dinginlik.
istiyorum.yeter artık.
korku.
gerek yok.
koku.
gerek var.
çekinceler.
binlercesi var aklımda, içimde, çevremde, rüyalarımda, gündüzlerimde, gecelerimde, ama olmayacak gibi de değil ki, büyüyorum.
us.
kendini bildiğin zaman her şey daha da karışık sanki.daha belirgin sancılar.
iz.
yer kalmadı uyarısı almaktan yoruldum; birikenleri sileyim diyorum; ardı ardına silinemedi uyarısı .. sıkıldım. kendimden utandım.