Eylül 12, 2010
bir kaplumbağa gelmiş bayramın üçüncü günü de kutlu olsun demiş.
evet, dedi. ama sesi sıkılgan geliyordu. ben duydum.
bayramın üçüncü ve son gününü de bitirdik hep beraber. çoğunuz uyuyosunuz şu an. yarın da referandum var hadi bakalım hayırlısı. ben karışmıyorum yine bu işlere, hayırlısı dediğim için önyargı olmasın aman.. kızanlarınız var tabi ki şu an "ulan biz de uğraşmazsak, oy kullanmazsak kim yapacak?" diye. haklısınız, evet. ama bana o inancımıı kaybettirdiniz. hepiniz. şimdi n'olur demeyin öyle, bozuşmayalım.
bugün yemek yaparken annem aradı, aldım kısık ateşe yemekleri hemen, tam son gelişmeleri değerlendirip tartışırken bir anda édur kız dur yemeğim yandı ocakta hadi sonra ararım ben seni, mujcks" dedim ve kapadım telefonu. dahası mutfağa doğru koştum, olan bizim güzide tencereye oldu. eh be anne. hep zamansız ara zaten, tüm annelerin geninde bu var mıdır acaba? birileri de bunu araştırsa mesela?
bugün sıkıldığım için iki tane bayram şekeri yedim. bir tane de gürcan yedi. üçü daha gitti. bu arada misafirim vardı bugün evet. gürcan işe gitmeden bir uğradı. oturduk, konuştuk az. iyi geldi ikimize de.
bari sultan makamı'nı kaldığım yerden bitireyim de öyle uyuyayım bugün. ne güzel diziler vardı be o eski zamanlarda. şimdi olsa izlerim ama tv açmaya bile gerek yok sanki şimdilerde hm? bir düşünseniz ya eski dizileri, filmleri. mutlu oluyor insan.
bugünü pek muhterem 2econd Class Citizen ile bitirelim. biraz da düşünelim. dinliyoruz.
günaydın.