Nisan 13, 2011

geleceğe not #3

sevgili kendim,

bundan bi kaç vakit önce, ki bu vakit bi iki yıl önceyle birlikte tam da şu anı kapsamakta, insanlar yerine sevgiyi seçtiğin için o insanları kaybettin. ve şu an da o yaşadığın sevginin acısınını çekmesindesin. çek, olsun. şu an anlamış değilsin o insanlara bişey yapmamış olsan da neden gittiklerini, anlamlar kondursan da belki hala anlayamayacaksın insanların neden bu kadar acımasız olduğunu. ama şunu bil ki bu hayatta teksin. kim, ne, nasıl olursa olsun teksin. bi tek dayanağın da bu zaten şu an. benim içim şu an rahat o insanlara bişey yapmadığım için, aklında olsun sen de üzülme şuan gidenler için. aklına gelirse de sadece birlikte geçirdiğin, yaşadığın güzel zamanları düşün olur mu. gerisini boşver. ha ben şimdi yapamıyorum, insanlara ve herzamanki gibi ordan kendime varışlarımda kendime kızıyorum ama sen yapma. boşver. şuanki zamanı belki de hatırlamayacaksın, ne kadar mümkün bilmiyorum ama, belki de az da olsa inancın olucak şu an ki insanlık sistemine. hani uçaklar uçurup, binalar diken, insanlığı olabildiğince kendinden uzaklaştıran sisteme, ama vazgeçme. ne kadar tunç çağına dönüp o basit hayatı yaşamak istiyosan da biliyosun ki bu mümkün değil. artık çok geç. artık kendimize verdiğimiz sözler dışında tüm her şey varsayım. sadece olasılık. bilmem kaç haneli birer rakamız. çünkü hislerinle gittiğinde hep sonunda karşılaştığımız o yenik kendimiz de aslında birer istatiksel haneyiz, yarın da öyle olucaz, sonrasında da. ben şu an ucu ister yalnızlık, saklılık, eksiklik, isterse de hayalim gibi olsun, olabilecek ve olan herşeye karşı bütün dikkatimi topluyorum. bari diyorum ki, ben olamadım karşımdaki mutlu olsun, ben eksik kaldım o kalmasın. ha bunu ne kadar yapabiliyorum bilmiyorum. inan bilmiyorum. ama bunu deniyorum. insanlar şu an iki satır cümleden oluşan gerçek sandığı ama sanal profillerde yaşıyolar. sanallar. sen en azından onların az da olsa gerçeklerine dokunuyosun diyorum kendi kendime. böyle devam et diyorum. gücümüz yettiğince devam edelim buna olur mu. bişey paylaşmıyalım, kendimizi paylaşalım. kimseyi ve kendimizi kandırmayalım, olabildiğince gerçek olalım. senin ne durumda olduğunu bilmeden yazıyorum bunları, farkındayım. ama madem sen bensin, benim bilmem ne zamanki sonramsın, senin geçmişinde de bunlar var. unutma hemi. ne kendini kandır, ne de başkasını oyala. sus. hatta elinden gelebilen tek şey susmak olsa da sus. bırak onlar kızsın sana. çünkü hep kızacaklar. beni anlamalarını beklemiyorum, sen de seni anlamalarını bekleme. nasıl telörgülerin olmadığı bi dünya istiyosan kendi sınırlarını da kaldır, öldür ki seni okşamak isteyenlerin seni kırabilme ihtimalini de öldür.

bırak boşluğa düşsün gözyaşların.