sabah evden çıkarken dilimizde bir şarkı var; şarkı, geceden kalma rüyalardan.
bir evin bir odasında uyuyuşumuz var bitmeyen ve yorgun bir gecede, ne güzel. başka bir evin başka bir odasında sabah bir uyanışımız var oldukça geç bir saatte, ne güzel. ne güzel döndük ana caddeden bir sokağa, dik bir yokuşu tırmandık sonra. ağaçlı bir yoldan geçişimiz var mesela, denizi solumuza almışız öylece duruyor solumuzla yanyana. o an sana bir bakışım var, ne güzel. sana baktığım o an dönüp bana bir bakışın var, ne güzel.
ne güzel ellerim var, sen söyleyince güzelleştiler. ne güzel gözlerin var, ben söyleyince güzelleştiler. bir kapıdan içeri girmiştik günlerden bir gece, karanlık ve biraz sinik, herkes kendi kendiyle. ne çok insan var. bir kapısından içeri girdiğimiz o yerden çıkıp bir başka kapıdan geçmiştik az ilerisinde, her yerin kargaşası kendinde. ne çok gürültü var. aynı şeyi düşündük belki de; ne yapıyor bu insanlar? sonra bir kapıdan daha geçip birbirimizi görüşümüz var. aynı şeyi hissettik o kesin; ne yaşıyoruz biz?
akşam eve dönerken dilimizde bir şarkı var; şarkı, gündüzden kalma rüyalardan.