...
Kasım 14, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #122
...
algı böyle bir şey evet #196
Kasım 12, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #121
algı böyle bir şey evet #195
garibim bir yuva kurmam
kaderimdir hep çektiren
inlerim hiç reha bulmam
hiç de fasıla vermiyor
nihayetsiz bu takibe
doğrusu takât yetmiyor
uğraşma gel tateos gayri
eserin çok, kıymetin yok
git talihine küs bari
garip kuşun yuvan benim
çektiğimiz yeter gayri
kaderimsin inan benim
takat yetişmez eleme
bülbül imrenir çileme
şu bizim kara sevdamız
kalsın öteki âleme
elbet kadrini bilirim
iste canımı veririm
küsme talihine tateos
çok durmam ben de gelirim
aynı dertten muzdarip #92
terapik dialoglar #106
"nasıl bir kocakarı?"
"bilmiyorum. henüz karar vermedim. bildiğim tek şey, bir kocakarı hikâyesi yazmak istediğim."
Kasım 08, 2024
benim aklım köşeli #161
etten ve kemikten olma fani insanların hayatında zaman ilerlerken norveç'li tanrıçam -beni tahtına, yukarıya çağıran hani- fikrini, aklını ve muhtemelen tüm zamanını babasına ve kuzey denizlerinde kulaç atan dalgıçlara ayırıyor, buna bugün de dahil. bana göre eşsiz şeyler deneyimliyor tıpkı "bana, hadi buraya yukarıya, yanıma gel" derken olduğu gibi. gideceğim yolu görmem için var ederek parlattığı kuzey ışıklarının aydınlatması sayesinde yolumu hala dahi görebiliyorum, insan özlüyor ve bir şekilde yaratma güdüsüyle direniyor. yaratıyor da. seni seviyorum, daha önemlisi seni anlıyorum kuzeyli tanrıçam.
Kasım 06, 2024
algı böyle bir şey evet #194
algı böyle bir şey evet #193
Kasım 05, 2024
aynı dertten muzdarip #91
ne zaman bitecek tanrım bu azap
aynı dertten muzdarip #90
kafamın aynı olduğu adamlar #120
ağlamak acıların yontulmuş biçimidir
bozulan bir çiçektir
bir elmayı ikiye bölmek kadar güçtür
görseniz artık yüzüm
bozulan bir dengedir
bir serçeyi gökyüzünde barındırmaktan kıyan
bence bütün serçeler yaşlandıkça serçedir
...
Kasım 02, 2024
Ekim 31, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #118
terlemiş vücudunu silerken
Ekim 29, 2024
benim aklım köşeli #159
algı böyle bir şey evet #191
Ekim 28, 2024
arada olur öyle #195
bugün her şey ne kadar oldukça aksi şekilde yaşansa da olup bitene duyduğum saygı, sakinlik ve sabır ile galiba bir çağı olduğu şekilde yaşıyor, anlıyor ve kapatıyorum. dönüşüyorum; yine ve yeniden.
Ekim 26, 2024
algı böyle bir şey evet #190
seyir defterini başkası yazsın
çınarlı, kubbeli, mavi bir liman
beni o limana çıkaramazsın
...
Ekim 25, 2024
aynı dertten muzdarip #88
benim belki de gizli bir bildiğim var
Ekim 24, 2024
gelecek dertleri #13
gelecekte neler olacak diye bir katılımlı oturum yapmak istiyorum, muhtemelen hemen her şeyi konuşuyor oluruz fakat sayı yetersiz; bir. sadece ben varım..
Ekim 23, 2024
Ekim 22, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #117
...
benim aklım köşeli #156
güzel yurdun güvenliği emanettir bizlere
aynı dertten muzdarip #87
niye bana böyle zulüm edersin
...
Ekim 21, 2024
algı böyle bir şey evet #189
yalnız ölmeyeceğim değil mi, böyle sessiz sessiz?
sokakta düşkün biri bir kuytuda bulunmuş,
ben kaybolmayacağım değil mi?
öyle olmayacağım değil mi?
biri çıkıp desin ki, seninim seninim!
bir gün bitmeyecek değil mi?
....
Ekim 18, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #116
-ve ne olursa olsun insan yüzmeşmeli kendisiyle. hatalarını görebilmeli. yaptığı her hatadan ders çıkarabilmeli. çünkü hata insan içindir.
Ekim 15, 2024
terapik dialoglar #104
-never found our way regardless of what they say!
benim aklım köşeli #155
terapik dialoglar #103
...
-şu penç, şu da dü.
-ciharü se.
-kusura bakma damat, en yakınımla oynarken bile fincanla zar atarım ben.
-çok iyi yapıyorsunuz kumandanım.
-hehe, fincanla attın mı kimse zar tutamaz!
-dü beş.
-früüüfp mmha.
-dü beş bir, dü beş iki, dü beş daha iki; bu da kırığınız kumandanım.
-damat, çok şanslısın. ama gene de benimle başa çıkamazsın. ya allah!
...
gelecek dertleri #12
duygularımı aldırmak istiyorum artık, yeter. tanıdığı "emotional surgeon" olan var mı?
algı böyle bir şey evet #188
if your dreams don't scare you, they are not big enough.
bir bar duvarı yazısı.
terapik dialoglar #102
-abi etfal çok güzel yemin ederim*
-oğlum o da hastane lan işte diğerleri gibi
-bak etfal başka, diğerleri gibi değil kanka
-lan oğlum abartma istersen tamam hadi
-etfal başka kanka, öleceksen etfal'de öleceksin
*şahit olduğum dialog.
her yerde bir kırmızı var. #67
Ekim 11, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #115
ben pencereden bakarken
...
Ekim 10, 2024
algı böyle bir şey evet #187
do you know who made me die?
Ekim 09, 2024
anlamadığım şeyler var #16
üç saniyelik bir video var telefonumda. üç saniye. bazen play tuşuna basıp üç saniyeliğine yok oluyorum bu hayattan, sadece izliyorum. binlerce olasalık arasında, hem de ellerimizin arasından kayıp geçen onca yılı düşünerek, bu yaşadığım olasılıkta olmayı bazen gerçekten anlamıyorum. söz söylemeye dahi çekiniyorum sana bu güzel tokadın için sevgili hayat. bazen öylece saniyeleri sayıyorum kendi kendime.
Ekim 06, 2024
benim aklım köşeli #153
vah vaah (acır halde)
vah vah (şüpheli ifade)
vah vah bak sen (inanmayan ifade)
vah ki ne vah (biz bitmişiz)
vah vah vahh (sözün bittiği yer)
ahh vahh (duble etkili)
gelecek dertleri #11
-replikamın şifresi neydi ya of ne koydum acaba?..
-aga replikana sorsan ya bunu hm?
arada olur öyle #194
tütsü severim. daha önemlisi kokuyu sever ve önemserim. tütsü çubuklarını yakmak için kullandığım tütsülüğüm ikibinsekiz'den kalma; toprak çocukları hatırası. geçen bu onaltı yılda çok sayıda tütsü yanmaya başladı ve yana yana kendini tüketti. her birinde başka bir durum, başka bir gün sonu, bir başka aşk, başka bir haftanın özeti, bir başka insan ve başka bir gece oldu. nihayetinde her şey ve her koku birbirine karıştı. en masumu, tüm yanıp tükenmelere şahit olan eski dostum tütsülük oldu.
Ekim 03, 2024
benim aklım köşeli #152
kalbimi delip geçen şarkılar isimli bir listem var. adeta zamanda yolculuk gibi. sadece ben biliyorum bu şarkıları, liste bende. yeterli.
Ekim 01, 2024
gelecek dertleri #10
-havapark doluydu, arabayı aşağıya kaldırıma bıraktım bugün.
-değnekçilerin şakası yok vala geçen gün birini ışın tornavidasıyla deşmişler diye duydum, konuşuluyor çokça.
-hakkımızda hayırlısı.
Eylül 30, 2024
algı böyle bir şey evet #186
eğri cetvel doğru çizgiyi göstermez. kendinizi ve yaşadıklarınızı bu gerçekliğe göre yeniden yorumlayın.
Eylül 27, 2024
benim aklım köşeli #151
Eylül 25, 2024
aynı dertten muzdarip #86
gel dedi aşk, gel dedi ah
gidemez, gidemez, gidemedi
öl dedi aşk, öl dedi ah
gözyaşı düşerken ölüverdi
terapik dialoglar #101
-hangi arada?
-bir şey konuşmuyor muyduk, bir mevzu yok muydu aramızda?
-yoo..
-ben tuncay bu arada.
her yerde bir kırmızı var. #66
günlerden bir gün hiç kimsenin veremeyeceği bir kararı vermek durumunda kaldım ve artık bu kararı vermenin zamanının geldiğini de biliyordum. kırmızı böyle bir şey.. çalışırken karşımda bana bakan ve dinlenirken de sırtımı yasladığım duvarları kırmızıya boyadım. bana ait olan tek yerde kırmızılar içerisindeyim.
Eylül 23, 2024
Eylül 22, 2024
Eylül 21, 2024
arada olur öyle #193
Eylül 20, 2024
benim aklım köşeli #149
hadi arkadaş olalım! diyenlere hemen inanmayın. aman sakın. arkadaş olmak başka bir hale benzemez dikkatinizi çekerim. biraz durun mesela az bekleyin; bir ses, bir temas var mı? sizi merak etmiş de bir hatrınızı sormuş mu mesela geçen zaman boyunca? bir bakın sizin iletişiminize cevap vermiş mi? yoksa siklememiş mi? bahaneler? en boktan ya da en güzel geçen günün sonrasında bunu anlatmak istemiş mi size? sizi böyle günlerde dinlemiş mi? bir düşünün. dikkat edin. bunları kendi süzgecinizden geçirin. arkadaşlık müessesesini ele ayağa düşürmeyin n'olur. arkadaşlık önemlidir.
Eylül 17, 2024
arada olur öyle #192
geçen gün sanırım dört ve yukarıya yuvarlarsak beş ayın sonunda plansız bir şekilde evden öylece çıktım ve kendimi bildiğim sokaklara bıraktım. bu bildiğim sokaklar tabii ki kadıköy sokaklarıydı. aslında her şey olağan ilerledi kendimi insan seli yaşanan kalabalık bir caddeye ulaştırana kadar. muhtemelen (otoriteler bunu onaylarlar) en kalabalık caddeye girdiğimde ise beni ağlayan bir adam karşıladı. yaşı kaçtı, derdi neydi? bilmiyorum.. karşımdan ağlayan gözlerle yürüyerek gelen kişi yanımdan aynı hislerle geçti ve uzaklaştı. aklıma bizâtihi kendim geldi; kendim, ben. böyle benzer şekilde çok popüler caddelerden ağlayarak yürümüşlüğüm var, oldu öyle şeyler. eski zamanlara gittim ve bu arada geleceği de düşündüm tabii ki.. insan denen canlı bunları yaşıyor, arada oluyor.
gelecek dertleri #8
-hadi canım! ne alaka şimdi?
-vala bilmiyorum ama sadece onunla kalsa iyi, hidrojene de bugün zam gelmiş yine hacı. pompaya yansıyacakmış.
-bitmiyor!
Eylül 16, 2024
Eylül 13, 2024
algı böyle bir şey evet #185
à instantané de velours
aynı dertten muzdarip #83
Eylül 12, 2024
terapik dialoglar #99
-aa fark etmemiştim hiç tatlım, nasıl düzeltebilirim?
-su terazisi, tatlım..
terapik dialoglar #98
-(sana inanıyorum öpücüğü)...
Eylül 07, 2024
algı böyle bir şey evet #183
arada olur öyle #188
benim aklım köşeli #146
aynı dertten muzdarip #82
bir de tabi bunun yaşanılması hali var oldu uzunca bir süre, bir başıma mücadele verdim. neler yaşadım, nelerle sınandım o kadar zaman boyunca.. insan başına gelen şeyi tam da içerisindeyken bazen göremeyebiliyor ancak en nihayetinde anlıyor, anlaması için de güçlü bir ruha ve güçlü bir hayal gücüne sahip olması gerekiyor sanırım. tüm bunlarla mücadele ederken beliren iyi insanlar, tuhaf rastlantılar ve ejderhalar o zaman daha bir anlamlı oluyor. gün, ay, yıl, ömür geçiyor ve nihayetinde anlıyorsun. yine de ah kayıp yıllarım ah. bana bunları öğretmeniz gerektiği için bu şekilde harcanmanız beni biraz üzüyor. buna bazen -mutlulukla- dertleniyorum.
Eylül 03, 2024
terapik dialoglar #97
-ellerimi uzatsam tutmak isterim gülüm, ama güneş her gece tepemde doğuyor.
-yani olmuyor, olmuyor istesen de.
-kimse gelmiyor, beklesen de.
algı böyle bir şey evet #182
algı böyle bir şey evet #181
kafamın aynı olduğu adamlar #113
arada olur öyle #187
doğan güneş isimli bir arkadaşım var :) doğan güneş. belki de en eski arkadaşlarımdan birisi kendisi, en az yirmi küsür yılı var. askerlikte mesela şafak doğan güneş demek çok şey demektir; aylar geçip de o son güne geldiğinde doğan güneşle birlikte sabah otobüse veya uçağa biner evine dönersin. eşsizdir. normal hayatlarımızda da her bir gece için doğan güneş çok şey ifade eder; dünya yenilenir, sen yenilenirsin, yepyeni bir gün başlar. bu macera devam eder; gülümse, hayattasın!
terapik dialoglar #96
Eylül 02, 2024
algı böyle bir şey evet #180
terapik dialoglar #95
-umarım bu videoda benim dünya görüşümü anlamışsınızdır. ben insanım. bir başka bölümde görüşmek üzere, sağlıcakla kalınız.
-... (var ol coşkun abi)
Ağustos 31, 2024
geleceğe not #41
yaz aylarının sonuna gelmek bana biraz da yılın bitti-bitiyor oluşunu hissettiriyor. yaz öncesinde ve yaz boyunca neler öğrendik neler.. iki üç yaş büyümüş gibiyim, öylesine dolu yaşadıklarım. artık şu konuda netim ki eski eskide kaldı ve bitti. eskide kalan ama yeniden gelen bir şey insana aynı hisleri mümkünü yok hissettiremiyor. zaten herkes çok değişmiş, kendi yoluna bakıyor. olmuyor. yaz güneşinin altında yaz denizine girmemek de olmuyor, hele ki o güzelim koyları ve o berrak suları gören bu gözlerim için hiç olmuyor. ama bir şey oluyor, hayat sana dur diyor; yürüyemiyorsun, yüzemiyorsun, tırmanamıyorsun ve hatta bacak bacak üstüne dahi atamıyorsun. kendine dönüp kendini iyileştiriyorsun, bir yandan da olan biteni sineye çekip bekliyorsun. sözün özü, birkaç saat sonra bu yaz resmen bitiyor; mevsim değişiyor, ben dinleniyorum, iyileşiyorum ve herkese hak ettiği kadar değer veriyorum.
benim aklım köşeli #145
arada olur öyle #186
bir şeyler yaşandıkça, birisi var olup sonra bulanıklaşınca hep bir şarkı kalıyor arkasından. fark ettin değil mi? herkesin bir şarkısı, bir ân'ı oluyor "oynat" tuşuyla birlikte.
Ağustos 29, 2024
Ağustos 27, 2024
anlamadığım şeyler var #15
neden bilmiyorum ama son zamanlarda rüyamın en garip yerinde uyanıyorum. önce anlamaya çalışıyorum tabii ki ve sonra da devamını merak ediyorum. neden böyle olduğunu ise daha da çok merak ediyorum. anlamaya çalışıyorum.
Ağustos 22, 2024
Ağustos 18, 2024
algı böyle bir şey evet #179
Ağustos 16, 2024
aynı dertten muzdarip #81
benim aklım köşeli #142
Ağustos 14, 2024
algı böyle bir şey evet #178
etrafımızı sarıverecek, bir boşluk ki asla bitmeyecek, her şey bir anda anlamsız gelecek; işte biz o gün tükeneceğiz.
Ağustos 13, 2024
benim aklım köşeli #141
gözlerim, canım gözlerim neler neler gördünüz öyle, kaç ülke kaç şehir kaç insan?.. ah kalbim, neler yaşadın sen böyle bu kadar yılda ve nelerin üstesinden geldin. körpeydin, değiştin ve güçlendin. peki ya ellerim; ne güzeldi yarin tenine dokunmak değil mi? gecelerimi güzelleştirdin, fikrimin nesnelliği oldun, hepberaber yaşadık olanı biteni. peki ya siz kulaklarım; neler işittik değil mi? ne güzel cümleler, aman aman afili sözler, şöyle geçmişler ve böyle gelecekler diye ne çok cümle duyduk, sizinle birlikte gezindik o dehlizlerde. duyduk da inanamadık yeri geldiğinde. hayaller duyduk. bana bakın bir hele güçlü omuzlarım; tüm bunları başta sizin sayenizde yaptık. öyle yükleri omuzladık ki birlikte kim olsa devrilirdi çoktan belki de. durmadık, yürüdük. aklım, her şeyi toparlayan zihnim ve her ne oluyorsa olan biteni vicdanıma gönderen mantığım; sizlerin yeri ayrı tabii ki. düşünen bir primat olduğumu, evrimimi, gelişme ve büyüme halimi hep size borçluyum biliyorsunuz. cümlede en son sıra bulmaya takılmazsınız biliyorum çünkü bunu muhtemelen siz böyle istediniz henüz ellerim cümleye başlarken. bu güne kadar hep birlikte olduk, direndik, büyüdük ve yaşadık. çok üzüldük evet ama çok da sevindik, mutlu olduk. biz bizeyiz.
Ağustos 11, 2024
arada olur öyle #184
terapik dialoglar #94
-dayı senin saçının yan tarafı beyazlamış!
-evet beyazladı artık saçım kankacım, yeni mi görüyorsun?
-dayı sakalın da beyazlamış!
-evet sakalım da beyazladı artık işte, bak şuralara.
-dayı saçının ön tarafı bile beyazlamış yuuh!
-ben büyüyorum artık, yaşlanıyorum canım benim. saçım da sakalım da beyazlıyor evet. normal.
-dayı benim saçlarım daha siyah ama değil mi?
-e tabi ki kanka sen daha çocuksun ve büyüyorsun, çok var saçlarının beyazlamasına.
-ben daha çocuğum evet, büyüyorum.
Ağustos 10, 2024
arada olur öyle #183
daha dün şurada, yanımda, uykulu gözlerle oturuyordu. öylesine başlayan günü geceye çevirmiş, kapılardan geçmiştik. ve daha bir sürü şey.. ama işte gece bir şekilde şurada, yanımda, bitmek üzereydi. hatırlıyorum. sonradan öğrendim ki fikirlerim güzeldi, belirsizliğine iyi gelmişti. cümlelerim sakindi, hayallerine bir yön vermişti. daha dün şurada, yanımda olmuştu bunlar.
Ağustos 06, 2024
gelecek dertleri #7
-bu tesisi nasıl bulduğunu açıkla.
-aslında tesadüfen denk geldik. hurda arıyorduk.
-dünya'da en iyi saklanan sırrın içinde oturuyorsun. kimse buraya tesadüfen gelmez, kimse de tesadüfen çıkamaz.
-cooper, lütfen bu insanlarla işbirliği yap.
-aslında açıklaması güç. biz.. bu koordinatları.. bir anomaliden öğrendik..
-nasıl bir anomali?
-doğaüstü terimini kullanmaya çekiniyorum ama bilimsel de değildi.
-daha belirgin konuşmalısınız bay cooper, tam da şimdi.
-yerçekimiydi.
-ne tür bir yerçekimsel anomali? nerede oldu bu?
-yerçekimini duyunca heyecanlanmana sevindim dostum ama teminat alıncaya dek başka cevap almayacaksınız.
-teminat mı?
-evet. buradan çıkmamız mesela. bir arabanın bagajında değil tabii.
-kim olduğumuzu biliyor musun coop?
-hayır profesör, bilmiyorum.
-babam, profesör brand'i tanıyorsun. biz nasa'yız.
-nasa?
-nasa. senin uçtuğun nasa.
-sizi kapattıklarını duymuştum efendim, stratosferden aç insanların tepesine bomba atmayı reddettiğiniz için.
-insanları öldürmenin uzun vadeli bir çözüm olmadığını anladıklarında bize tekrar ihtiyaçları oldu. gizlice.
-neden gizlice?
-çünkü halk uzay keşiflerine para harcamaya izin vermezdi. masaya yemek koymak için boğuşurken olmazdı.
Ağustos 05, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #112
gelecek dertleri #6
1-evacuation mode
3-safe landing mode
4-initiation mode
5-weapons inventory
6-medical mode
-zazaki
-the option cannot be listed. please choose a different one
-turkish
-the option can not be listed. please choose a different one
-kurdish
-the option can not be listed. please choose a different one
-spanish
-the option can not be listed. please choose a different one
-okay.. activate the initiation mode
-new command is being processed, system is rebooting
***
Ağustos 03, 2024
terapik dialoglar #93
-ben aşure severim.
Ağustos 01, 2024
algı böyle bir şey evet #177
arada olur öyle #182
sık sık yalnızca kendi önüne bakıyorsun.
sık sık yalnızca kendi önüne bakıyor.
sık sık yalnızca kendi önümüze bakıyoruz.
...
kafamın aynı olduğu adamlar #111
ve bana kızıyorlar
bilmem ki nedense kızıyorlar
ansızın geri dönüyorlar
örneğin sabahları ben uyanır uyanmaz
bir de bakıyorum ki yüzlerine
Temmuz 31, 2024
aynı dertten muzdarip #80
bu günü unutma aman sakın, lütfen unutma n'olursun diyerek ne çok gün birikti böyle.. nasıl bir zamandayız biz? bu ne hız! bu durumda bulunduğum coğrafyanın mı etkisi var yoksa okları kendime mi çevirmeliyim? bilmiyorum. gerçekten bilmiyorum. yaşadığı günübirlik hayattan mâkul bir anlam çıkarabilen kimse varsa lütfen beni de aydınlatsın.
Temmuz 29, 2024
terapik dialoglar #92
-bir kalbe sahip olmadığın için ne kadar şanslı olduğunu bilmiyorsun. kalpler, kırılmaya dayanaklı hale getirilene kadar asla kullanışlı olmazlar.
-ama ben yine de bir kalp istiyorum.
Temmuz 28, 2024
anlamadığım şeyler var #14
Temmuz 27, 2024
algı böyle bir şey evet #176
benim aklım köşeli #139
canınız sıkkınsa, günü bir garip belirsiz ağrıyla yaşadıysanız veya bir sızı vücudunuzda geziniyorsa kendinizi anadolu türkülerine bırakın.
Temmuz 26, 2024
her yerde bir kırmızı var. #64
Temmuz 25, 2024
algı böyle bir şey evet #175
Temmuz 24, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #110
algı böyle bir şey evet #173
gidersen bana da bir dengini yolla
dinerse gözyaşın beni de ağla
arkanda beni bırak gönlüme aldırma
ardında bir beni bırak gönlüme duyurma
arada olur öyle #180
algı böyle bir şey evet #172
Temmuz 21, 2024
terapik dialoglar #91
Temmuz 20, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #109
artık geri ver, geri veremezsin aldıklarını
geleceğe not #39
Temmuz 19, 2024
algı böyle bir şey evet #171
...
vasıfsız insanların lider olduğu bir dünyadayım.
hepsi güçlü, hepsi suçlu, hepsi ucuz ve sahte.
bu dünya denen sahnede sen korkma konuş,
olma koyun, diren ve zaten tek çare öğrenmek ve dirençte!
hey hey, kime anlatsam? kime dinletsem, kime göstersem hey?
kim anlar, kim dinler? kim görmez?
...
Temmuz 18, 2024
arada olur öyle #179
algı böyle bir şey evet #170
Temmuz 17, 2024
yol çizgileri #69
yıllardır neden dünyada olduğumu düşünüyorum. ne için hayattayım ve neden buradayım? diye kendime durmadan soruyorum. ve bunu defalarca gelecekteki kendime sorduğum da oldu, malum. yol çizgileri bu yüzden var belki de, kim bilir.. artık biliyorum, kendimde aradığım cevabı buldum. varlığımı anlıyorum.
Temmuz 16, 2024
Temmuz 15, 2024
aynı dertten muzdarip #79
kafamın aynı olduğu adamlar #108
Temmuz 13, 2024
anlamadığım şeyler var #12
neden gregoryen veya diğer deyişle miladi takvime göre yaşıyoruz? benim zaten kendi takvimim var; hafta, ay ve yıl ben onu istediğimde ve hissettiğimde başlıyor. pazartesi günü şart mı? ocak ayına söz veremiyorum üzgünüm. zaman dediğin şeyden bende ziyadesiyle mevcut zaten. varken yaşamadığım çokça pazartesiler, farklı aylarda değişik haftalar ve cepteki yıllarım oldu. bırakalım herkes kendi zamanında yaşasın.
benim aklım köşeli #138
algı böyle bir şey evet #168
what the fuck are you looking at me
Temmuz 11, 2024
arada olur öyle #177
algı böyle bir şey evet #167
kelimesiz geldiğim fikirler yol almaz.
geçmişte bitirdiğim hüznümde hal kalmaz.
geçmişte bitirdiğim hüznümde hal kalmaz.
kelimesiz geldiğim fikirler yol almaz.
sen, yağmur sonrası.
Temmuz 09, 2024
algı böyle bir şey evet #165
sende yaylayan güzelin, yanakları ağ olma mı?
bir yiğide bir yar yeter, iki seven del'olma mı?
selam'eylen nazlı yare, ayrılanlar bir olma mı?
sevip sevip ayrılanlar, yanıp yanıp kül olma mı?
Temmuz 08, 2024
yol çizgileri #68
yer, iki yol arasıdır.
benim aklım köşeli #137
yaptığın hataları ve verdiğin yanlış kararları uç uca ekleyince dünyada istediğin her yere gidebiliyorsun ers kardeş. bu ne lüks değil mi?
hayat -onu yaşarken- yolda başına gelen şeylerden ibarettir demişler. olduğum yerdeyim, yaşıyorum.
arada olur öyle #176
kafamın aynı olduğu adamlar #106
ak ellerini uzat, ellerini ellerime bırak.
benim aklım köşeli #136
insanların gözlerine bakmaya çalışıyorum fırsat buldukça. gözlerinin içine, o en derinlere saklanan şeylere bakıyorum. bir nevi direkt kendisine, karşımda duran kişiye bakıyorum yani. kaçamak bakışların farkındayım, oluyor. kim neyi neden saklıyor acaba? diye düşünürken olan bitenin farkındayım. hissediyorum. öylece bakıyorum o en derinlere. bir nevi direkt kendisine yani.
neler neler var, aman allahım.. ne çok şey gizli insanın içerisinde.
Temmuz 05, 2024
Temmuz 04, 2024
algı böyle bir şey evet #163
tarlalarda hoşa giden
altın gözlü papatyalar
...
terapik dialoglar #90
kurtiz: şurada bir rasime teyze vardı biliyor musun? öldü. rasime teyzenin üç tane keçisi vardı. ben rasime teyzeyle hep konuşurdum burada, burası onun bahçesiydi. şu erik ağacı bile ağaçtı, demek rasime teyze öldükten sonra erik ağacı da öldü. burada enginarları vardı, burada bahçesi vardı. tertemizdi burası. şimdi üç tane keçisi vardı, keçiler bunu yoruyordu tabi. keçiler yoruyor. rasime teyze n'oldu keçiler? sattım keçileri, beni çok yoruyorlardı bilin mi? ertesi gün bir baktım keçiler yanında. n'oldu? yav n'etcem, gittim dayanamadım özleyiverdim onları, gittim geri aldım keçileri. ama rasime teyze öldü. çocukları şimdi burasını satacaklar, birisi gelecek girecek belki de buraya yani apartman dikecek...
işler: ...
Temmuz 02, 2024
aynı dertten muzdarip #78
katiller aramızda.
çocukluğumdan aklımda kalan bir televizyon görüntüsü var. sanırım aklımda kalan en eski görüntü, en eski acı madımak oteli. sivas. koşuşturan, bağıran, nefret dolu insanlar, yanan bir otel, babamın ablamla beni odadan çıkarması ve bir kenarda ağlayan annem.
Temmuz 01, 2024
terapik dialoglar #89
-atın adı neydi?
-atın adı ali. şimdi ben bunu hayvan pazarından aldım. on senedir filan elimde. yalnız bunu çok, insanlar hor kullanmış. dövülmüş. bir gözü, şu sol gözü keder olmuş. işte biz bunlan bazen ulaşımımızı sağlıyoz bazen zeytinimizi çekiyoz bazen odunumuzu getiriyoz bazen üzerine binip geziyoz. hani ali bizim evden birisi gibi bizde, rahat. zaten rahat etsin diye aldık. ali yirmi yaşlarında filan. işte yavaş bi hayvan. ısırmaz, tepmez, çoluk çocuk yanına gidebilir. pek insanları sevmiyen bi tip. ee heralde o da insanlardan fazla eziyet gördüğünden dolayı. yalnız bize karşı çok çok nazik. ali'nin şeyi bu.
geleceğe not #38
algı böyle bir şey evet #162
gördüğün, duyduğun ve dokunduğun hayatların dışına çıktığında seni sonsuz bir evren bekliyor. evreka!
terapik dialoglar #88
- if I have not been sure of this, I would not have permitted him to live.
arada olur öyle #173
benim aklım köşeli #135
Haziran 27, 2024
algı böyle bir şey evet #161
yürüyorum dikenlerin üstünde, yaralıyam.
benim aklım köşeli #134
bir şeyi özlüyorum bu aralar; bir an veya bir his bu. veya bir kişi bu özlediğim, bilmiyorum. bilmiyorum. fikri geldiyse kendisi de yoldadır nasıl olsa, bakalım yol beni nereye götürüyor. bekliyorum.
Haziran 26, 2024
algı böyle bir şey evet #160
dünyalar vardır, düşünemezsiniz;
...
gelecek dertleri #5
-güvenlik önlemleri alındı mı?
-alındı efendim.
-onaltı kere yetmişsekiz?
-binikiyüz kırksekiz efendim.
-roma'yı kim yaktı?
-hazreti şaban efendim.
-aferim, tamam.
Haziran 25, 2024
benim aklım köşeli #133
kafamın aynı olduğu adamlar #104
kırık dökük, paramparça, bembeyazdım.
yeniden kanar mı yara, yeniden?
bu şarkı ellerimde kalakaldı.
ah sevgilim,
seni nasıl terk ederim?
ah kalbim,
seni nasıl terk ederim?
şimdi sevmek bu kadar mı acıtır?
kaçıp gitmek istiyorum, aniden.
kaybolurum şehrin uğultusunda,
seni nasıl terk ederim?
ah sevgilim,
seni nasıl terk ederim?
Haziran 21, 2024
algı böyle bir şey evet #159
bu dünyanın işleri beyhudedir beyhude
zengin olsan fakir olsan aşkın yeri bellidir
sen sen ol seven ol başka alem yok
dünya yalan dünyadır üstü altı rüyadır
özü aslı hayatın aşka olan yolundur
çul desen altın desen beyhudedir beyhude
yok desen tamam desen beyhudedir beyhude
kafamın aynı olduğu adamlar #103
Haziran 20, 2024
arada olur öyle #172
sosyalist ex'im kolonizer olmuş. güneşi batmayan imparatorluk umarım kendisine çok güzel bir hayat bahşeder. yolu açık olsun.
Mayıs 31, 2024
algı böyle bir şey evet #158
Mayıs 20, 2024
Mayıs 10, 2024
Mayıs 08, 2024
Mayıs 06, 2024
gelecek dertleri #4
Mayıs 01, 2024
terapik dialoglar #87
-özlemek de oyuna dahil mi?
-özlemek serbest. öyle bir oyun bu zaten.
-özlemek normal mi peki?
-özlemek serbest, demiştim. öyle bir oyun bu zaten.
-özlemek kulakları sağır ederse peki?
-özlemek serbest, kulaktan kalbe giden bir yol bu zaten.
-özlemek son çaremiz mi peki?
-özlemek çare değil bir oyun, dengesini kur bakalım.
-özlemek bencil bir şey mi peki?
-özlemek sen ve özlediğin kişiyle olabilir sadece.
-özlemek neden var peki?
-özlemek bizi var ediyor, o yüzden var.
her yerde bir kırmızı var. #62
Nisan 30, 2024
Nisan 29, 2024
aynı dertten muzdarip #77
yaralar derin, seneler kadar
terapik dialoglar #85
ben: pardon bir geçebilir miyim? pardon pardon
bir başkası: kem küm eh
ben: çok pardon, bir geçeyim
bir başkası: geç güzellik
ben: az müsaade, bir geçeyim pardon
bir başkası: yaa saçların çok güzeel
ben: hehe
Nisan 28, 2024
her yerde bir kırmızı var. #61
arada olur öyle #170
aynı dertten muzdarip #76
it hurts to feel
it hurts to hear
it hurts to face it
it hurts to hide
it hurts to touch
it hurts to wake up
it hurts to remember
it hurts to hold on
turn my head!
the hurt's relentless
the hurt of emptiness
the hurt of wanting
the hurt of going on
the hurt of missing
the hurt is killing me
turn my head!
arada olur öyle #169
isviçreli bilim adamları dün gece ne yapıyordu bilmiyorum ama ben isviçreli tatlı bir kadınla güzel bir gece geçirdim. ja ja, cool!
Nisan 26, 2024
arada olur öyle #168
son zamanlarımda sabaha karşı beş ve civarında uyandığım, veya o saate kadar uyuyamadığım, gün sayısı bir hayli fazla. sabah ezanına uyanamayan bir hoca varsa bana söylesin, çekinmesin lütfen. erkenden uyandırayım da ezanını okusun, n'olcak. sevaba girerim belki.
aynı dertten muzdarip #75
Nisan 25, 2024
algı böyle bir şey evet #156
kilitler var, kapıları kapatır
çocuklar sarıldı cani sulara
...
Nisan 24, 2024
algı böyle bir şey evet #155
bazılarımız onu geriye doğru işliyoruz,
atalarımızın adımlarını izleyerek.
ve bazılarımız onu öne doğru işliyoruz,
çocuklarımıza karşı çıkarak.
kafamın aynı olduğu adamlar #99
ebedi gecesinde bu dönüşsüz seferin
hep başka sahillere doğru sürüklenen biz
zaman adlı denizde bir gün bir lahza için
demirleyemez miyiz?
ey göl, henüz aradan bir sene geçti ancak,
seyrine doymadığı o canım su yanında
bir gün onu üstünde gördüğün şu taşa bak,
oturdum tek başıma!
altında bu kayanın yine böyle inlerdin;
yine böyle çarpardı dalgaların bu yara,
ve böyle serpilirdi rüzgarlarla köpüklerin
o güzel ayaklara.
ey göl, hatırında mı? bir gece sükut derin,
çıt yoktu su üstünde, gök altında, uzakta,
suları usul usul yaran kürekçilerin
gürültüsünden başka.
birden şu yer yüzünün bilmediği bir nefes
büyülenmiş sahilin yankısıyla inledi
sular kulak kesildi, o hayran olduğum ses
şu sözleri söyledi;
‘‘zaman, dur artık geçme, bahtiyar saatler, siz
akmaz olunuz artık!
en güzel günümüzün tadalım o süreksiz
hazlarını azıcık!
ne kadar talihsizler size yalvarır her gün,
hep onlar için akın;
günleriyle birlikte dertlerini götürün,
mesutları bırakın.
nafile isteyişim geçen saniyeleri;
akıp gidiyor zaman.
geceye: ‘‘daha yavaş!’’ deyişim boş; tan yeri
ağaracak birazdan.
sevişmek! hep sevişmek! akıp giden saatin
kadrini bilmeliyiz!
insan için liman yok, sahil yok zaman için,
o geçer, biz göçeriz!..’’
kıskanç zaman, kabil mi sevginin kucak kucak
bize zevki sunduğu sarhoş edici anlar,
kabil mi uzaklara uçup gitsin çabucak
matem günleri kadar?
nasıl olur kalmasın bir iz avucumuzda?
nasıl yok olur her şey büsbütün silinerek?
demek vefasız zaman o demleri bir daha
geri getirmeyecek?
loş uçurumlar: mazi, boşluklar, sonrasızlık,
acaba neylersiniz yuttuğunuz günleri?
alıp götürdüğünüz derin hazları artık
vermez misiniz geri?
ey göl! dilsiz kayalar! mağaralar! kuytu orman!
siz ki zaman esirger, tazeler havasını,
ne olur, ey tabiat o günlerin saklasan
bari hatırasını!
sakin demlerde olsun, deli rüzgarda olsun,
güzel göl, etrafını süsleyen oyalarda,
o kapkara çamlarda, sularına upuzun
dökülen kayalarda!
ister meltemlerinde, bir ürperişle esen
seslerde, ister uzak ister yakında olsun,
yahut gümüş pullarla sular üstünde yüzen
ay ışığın olsun!
kuduran fırtınalar, sazlar bize dert yanan,
meltemini dolduran kokular, hep beraber,
ne varsa işitilen, görülen ve koklanan,
desin ki: ‘‘seviştiler!’’
Nisan 19, 2024
yol çizgileri #66
algı böyle bir şey evet #153
yabancılaştı yüzün, dokunuşundu hüzün,
anladım o saatte başlamıştı ayrılık.
hafifledi ellerin, vücudumdaki yerin,
başının izi yoktu başlamıştı ayrılık.
veda bile etmedik, karar vermedik bile,
neydi esirgediğimiz, bu acelemiz niye?
son bir sigara içelim öyle git gideceksen,
ne olur yavaş iç, yavaş iç dönmeyeceksen!
...
Nisan 17, 2024
arada olur öyle #166
dizime başını düşür, uyu
saçlarım yüzünde gezsin
geceler uzun, geceler boyu
ben yorgun, sen güzelsin
Nisan 16, 2024
benim aklım köşeli #128
var mı rüya takasına girmek isteyen gözükara birisi?
benim rüyalarım için ihtiyacınız olan şey sadece biraz cesaret ve kapsamlı bir sağlık sigortası.
yol çizgileri #65
algı böyle bir şey evet #152
anayasa'nın on ikinci maddesinden güç alarak bugüne kadar kaç kadınla öpüştüğümü düşündüm; genç yaşlarımda öpüştüğüm ilk yıldan bu yıla kadar geçen yıllar içerisinde böyle bir deneyim yaşamış olmama sevindim ama bu geceyi 'olsa da öpüşseydik' dediğim kişiyle öpüşmeden bitirecek olmama da üzüldüm. anayasal tüm haklarımı kullanıyorum.
anayasa madde on iki – herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve hürriyetlere sahiptir. temel hak ve hürriyetler, kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder.
Nisan 14, 2024
kafamın aynı olduğu adamlar #96
yol çizgileri #64
Nisan 13, 2024
algı böyle bir şey evet #151
algı böyle bir şey evet #150
Nisan 12, 2024
Nisan 09, 2024
arada olur öyle #165
an anı kovaladı, günler günleri kovaladı, yıllar yılları kovaladı derken yalnızlığa da alıştım böylece.
Nisan 07, 2024
yol çizgileri #63
-doğuştan.. doğuştan denmez aslında, hamileyken babasından ağır bir dayak yemiş.
-babası nerede?
-sinop'ta.
-hapisanedeki?.. geçen gün uğur ablayı hapishaneye giderken gördüm.
-sevgilisi.
-onun için mi bu şehirdesiniz?
-...
-sen?
-uzun hikaye, karışık.. bu kaltakla aynı mahallede büyüdük. mevlanakapı'da. babası zabıtaydı, alkolik hasta bir adamdı rahmetli, erkenden de gitti zaten. bu, anasıyla yoksul perişan. bizim tuzumuz kuruydu hacı babam yapmış bir şeyler. bir de zagor vardı, bizim eski evin kiracısının oğlu. babası filmciydi yeşilçam'da. cepçilik, arpacılık her yol vardı itte. ama sevimli yakışıklı oğlandı, bizimkini aşık etmiş kendine. ben efendi oğlanım okul mokul takılıyorum o zamanlar. öylece büyüdük gittik işte. ne bok varsa hep askerliği bekler, dört sene kaldı üç sene kaldı.. sonunda o da geldi gittik. bizden herkes bunu bekliyormuş, gelir gelmez yapıştılar yakama. ev düzüldü kız bulundu çeyiz falan filan, nikahlandık. iki taksi bir dükkan verdi peder. dükkanda koltuk moltuk satardım. bir gün bu orospu çıkageldi. hiç unutmam görür görmez cızz etti içim. böyle basma bir etek dizine kadar, çorap yok, üstünde açık bir bluz, saçlar maçlar, pırlanta anlayacağın. şunun bunun fiyatını sordu dalga geçti benimle. kanıma girdi o gün, tabi taktım ben bunu kafaya. ertesi gün bir soruşturma; dediklerine göre yemeyen kalmamış mahallede, ama asıl zagor'a kesikmiş. zagor da kaftiden içeride o sıra. bir gün süslenmiş püslenmiş zırt geçti dükkanın önünden, bir yazıldım peşine; tuhafiyeciye girdi, pastaneden çıktı, minibüs otobüs geldik sağmalcılara. benim içimde bir sıkıntı, işi anladım tabii, zagor'u ziyarete gidiyor. bir tuhaf oldum, piçi de kıskandım. uzatmayalım, çaresiz evlendik ötekiyle. o ara zagor içeriden çıktı, sonra bir duyduk kaçmış bunlar. altı ay mı, bir sene mi? kayıp. hep rüyalarıma girerdi orospu. o gün dükkana gelişini hiç unutamadım. benimkine bile dokunamaz oldum. sonra bir daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş zagor, biri polis. ikisinin de gırtlağını kesmiş. karakolda beş gün beş gece işkence buna. arkadaşlarının öcünü alıyorlar, kaltağa da öyle. önce öldü dediler zagor'a sonra komalık. ankara'da oluyor bunlar. bizimki bir gün çıkageldi mahalleye, zagor içeride, en iyisinden müebbet. bir sabah dükkana geldim baktım bu oturuyor. önce tanıyamadım, anlayınca içim cızz etti. cızz etti de ne, tornavida yemiş gibi oldum. çökmüş, zayıflamış, bembeyaz bir surat.. ama bu sefer başka güzel orospu. orhan'ın şarkıları gibi kalktı böyle dimdik konuşmaya başladı. dedi para lazım, çok para. zagor'a avukat tutacakmış, ileride öderim dedi. esnafız ya biz de nasıl? diye sormuş bulunduk; orospuluk yaparım dedi, istersen metresin olurum. içime bir şey oturdu ağlamaya başladım. ama ne ağlama. işte o gün bir inandım orospuya tam yirmi yıl geçti. uzatmayalım, zagor'a müebbet verdiler. ama rahat durmaz ki piç, ha birini şişledi ha firara teşebbüs o şehir senin bu şehir benim cezaevlerini gezip duruyor. orospu da peşinden. sonunda dayanamadım ben de onun peşinden. önce dükkan gitti, ardından taksiler, karı terk etti, peder kapıları kapadı. yunus gibi aşk uğruna düştük yollara. iş bilmem zanaat yok, bu durmuyor hiç. ilk yıllar ufak kahpeliklere başladı, sonra alıştı. gözünü yumup yatıyor milletin altına. gel dönelim diye çok yalvardım; evlenelim, pederi kandırırım, zagor'a bakarız. yok.. kancık köpek gibi izini sürüyor itin. ne yaptı buna anlamadım. kaç defa dönüp gittim istanbul'a. yeminler ettim. doktorlar, hocalar kâr etmedi. her seferinde yine peşinde buldum kendimi. bir kersinde döndüm biriyle evlenmiş bu, hamile. beni abisiyim diye yutturduk herife. nedense rahatladım, oh dedim kurtuluyorum.. bu da akıllanmış görünüyor, yüzü gözü düzelmiş, çocuk diyor başka bir şey demiyor. sinop'ta oluyor bunlar. ben de döndüm istanbul'a. doğuma yakın zagor bir isyana karışıyor yine. hemen paketleyip diyarbakır cezaevine postalıyorlar. çok geçmeden bizimki depreşiyor yine, o halinle kalk git sen diyarbakır'a. üç gün ortadan kaybol. herif kafayı yiyor tabii, dönünce bir dayak buna eşek sudan gelinceye kadar. kızın sakatlığı bu yüzden. sonra çocuğu doğuruyor, durum hemen anlaşılmamış. ortaya çıkınca bir gece esrarı çekip takıyor herife bıçağı, çocuğu da alıp vınn diyarbakır'a, zagor'un peşine. allahtan herif delikanlı çıkıyor da şikayet etmiyor. ben o ara istanbul'da taksiden yolumu buluyorum. epey bir zaman böyle geçti. yine her gece rüyalarımda bu. zagor'un diyarbakır'da cezaevinde olduğunu duymuştum o sıra. bir gece bir büyükle eve geldim, hepsini içtim. zurnayım tabii. bir ara gözümü açıp baktım karlı dağlar geçiyor. bir daha açtım, başımda bir çocuk kalk abi diyarbakır'a geldik diyor. baktım, sahiden diyarbakırdayım. bir soruşturma. kale mahallesi vardır oranın, bir gecekonduda buldum malımı, bilmez miyim? görünce hiç şaşırmadı, hiç bir şey demedik. o gece oturup düşündüm, oğlum bekir dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. yol belli. eğ başını usul usul yürü şimdi. o gün bu gün usul usul yürüyorum işte.